Kronik Tusiyer yazdı: ↑27.04.2022 - 01:35:43
Baraj 40 puan olabilir ben periferde ne acilde çalışan pratisyen abiler gördüm barajı geçip de bir yere girip uzman olsam diyen bir abi sürekli 43 alıyordu sordum hangi cerrahi branş olsa hatta göğüs cerrahisine bile giderim demişti bana. Madem kontenjanlar her TUS dolmuyor ne gerek var zorlamaya, puan oyunu yapmaya da gerek yok katsayı ile oynayıp 40’ı 45 yapsan ne olacak? Sınavda puan standartı getir şu kadar nete şu puan diye millet onu hedefleyip çalışsın baraj da 40 puan olabilir. Bu sınav tıbbi bilgi birikimi ölçmüyor bir sıralama sınavı aynı ÖSS gibi TUS = “Talep Uzmanlık Sınavı” herkes bir uzmanlığa talip oluyor ve talibi yüksek bölümlerin puanı yüksek oluyor. Dermatoloji kazanan iyi hekim, Beyin Cer kazanan kötü hekim olmuyor.
Baraj 60 olsa dedikleriniz haklı olabilirdi. Ancak 45 dediğiniz puanı bu sınavdan önceki sistemde bile tıp fakültesinde sadece derslere girmiş biri olarak herhangi bir ekstra çalışma dahi yapmadan atıp tutarak alabiliyordunuz. Yani o kadar da amiyane tabirle duyar kasmayalım bence.
Ayrıca tus, tamam travmatik bir süreç oluyor birçoğumuz için, ben de defalarca girmek mecburiyetinde kaldım ama bir ders çalışma disiplini ve bazal bilgi birikimi kazandırıyor. Bir hekimin meslek hayatının sonuna kadar ihtiyaç duyacağı şeyler bunlar. Artık Hindistan da dahil birçok ülkede mesleği icra etmeye başlamadan matürasyon sınavı denen temel tıbbi bilgilerinizin ölçüldüğü sınavlar yapılıyor. Ülkemizde de olsa bu sınavları veremez en başta 45 alamayan kişi, tus kazanmayı bırak, hekimlik yapamaz. Bizde dua edin böyle bir sistem yok da Allah ne verdiyse atılıyoruz maceraya. Tıp eğitimi ve ölçme-değerlendirme sistemlerimizin niteliklerine aşırı güvendiğimizden herhalde.
Üstelik uzmanlık programlarını bu şekilde doldurarak tamamen bazılarının şeytani emellerine alet olmuş oluyorsunuz. O programların boş kalmasının asıl sebebi insanların barajı geçememesi değil. Eğitim namına bir şey olmaması, insanlık dışı yaklaşımlar, maddi gelir ve teknolojik imkanların yokluğu ve uzman hekimlikte insanların yaşadığı işkence raddesindeki sıkıntılar. Bunu çözmek de siyasi iktidarın en temel vazifesidir, halkına nitelikli sağlık hizmetine ulaşım imkanı sağlamak. O programları bu şekilde doldurmak, sisteme niteliksiz uzman hekim pompalamaktan ve birileri popülizm yaparak hekimlerin karşılığını zerre alamadıkları emeği üzerinden fayda sağlarken, gerçekte ülkedeki sağlık hizmeti sunumunun kalitesini aşağı çekmekten başka işe yaramaz.